Medrese, Müsevvitzade Hacı Adil Efendi tarafından Cevizaltı Caddesi, Zincirlikuyu Çelebi Sokağı’nda inşa ettirilmiştir. 5 Ramazan 1282/22 Ocak 1866 tarihli vakfiyesine göre medresenin inşası, bu tarihten on iki yıl önce, yani 1854 yılındadır.
Hacı Adil Efendi, medresenin uzun yıllar hizmetine devam edebilmesi için Dere yolu üzerinde, Sadreddin Konevî Vakfı’ndan kiraladığı arsaya, birer gözlü Kavak ve Çaşnigîr değirmenlerini yaptırıp medreseye vakfetmiştir. 1866 tarihli vakfiyeye göre değirmenlerin üçte bir geliri, Adliye Medresesi müderrisine, üçte biri mütevellisine, üçte biri de Hükümet Konağı’nın batısında bulunan Ulvî Sultan Mescidi’ne aittir. Oğullarından Hacı Behçet ve Lütfullah Efendilerin uzun yıllar bu mescitte görev yapmalarının sebebi budur. Adil Efendinin vakfı bir evladiyet vakfıdır. Mütevellilik ve müderrisliğini vefatına kadar kendisi yapacak, bundan sonra mütevellilik çocuklarına, onlardan da torunlarına geçecektir.
Adil Efendi’den sonra medreseye büyük oğlu Mehmet Kâmil Efendi müderris olmuştur. 1882 yılında Müderris Silleli Ali Efendi, kırk beş talebeye Hayalî ve Dürrü’n-Nâcî okutmuştur. 1901 yılından itibaren medresenin müderrisi, Adil Efendi’nin diğer oğlu Mehmet Zari Efendi’dir. “Zârî” mahlasıyla şiirler de yazan Mehmet Zari Efendi, 1904 yılında, genç denecek yaşta, bir vaaz dönüşü geçirdiği kalp krizi sonunda vefat etmiştir. Zari Efendi’nin müderrisliği dolayısıyla medrese uzun süre, “Zari Efendi Medresesi” olarak da anılmıştır. Bundan sonra medresenin uzun süreli müderrisi, Hacı Veyis Efendi’dir. Hacı Veyiszade Mustafa ve İbrahim (Kurucu) Efendiler bu medresede babalarında okuyarak icazet almışlardır.
Medrese yeri, 1926 yılında Aksekili Osman Efendi adında bir zata satılırken, vakıfları olan değirmenler, Konya İdare Meclisi’nin 16. 3. 1936 tarih ve 119 sayılı kararı ile zapt edilmiştir.