HAFIZ MURTAZA EFENDİ

(Saçlı Hoca) Müderris. (1299/1883-1942)

Konya’da, Cedidiye Mahallesi’nde doğdu. Babası Yusuf Efendi’dir. Aslen Türkistanlı bir aileye mensuptur. Türkistan’daki karışıklıklar sebebiyle Kırım’a yerleşen aile, Kırım’ın da Ruslar tarafından işgali üzerine Romanya üzerinden Türkiye’ye iltica etmiş; daha sonra Konya’ya gelen aile, devlet tarafından Cedidiye Mahallesi’ne yerleştirilmiştir.

Asıl adı, Aliyyü’l-Murtaza’dır. Daha çok “Hafız Murtaza”, saçlarını uzattığı için de “Saçlı Hoca” unvanıyla anılmıştır.

Akif Paşa Mektebinde gördüğü ilköğrenimden sonra hıfzını tamamlayarak medreseye başladı. Bir taraftan medreseye, diğer taraftan da 1319/1903 yılından itibaren iki yıllık Darülmualimine devam ederek pekiyi derece mezun oldu. Medreseden mezuniyet tarihi ise bu mezuniyetinden daha sonra, 1324/1908’dir.

Murtaza Efendi, Sahip Ata Darülhadisi’nin son müderrislerindendi. Açılan imtihan sonunda göreve ehil görülerek, mezkûr darülhadis’in müderrisliğine getirildi. Hafızlığı sebebiyle aynı külliye içerisindeki mescidin imamlığını da üstlendi. Tayin tarihi, R 4 Ağustos 1335/M 17 Ağustos 1919’dur. Bu duruma göre Sahip Ata Darülhadisi bu tarihlerde henüz faal durumdadır.

Murtaza Efendi, Medreselerin kapatılmasından sonra, Darümuallimin mezunu olması dolayısıyla öğretmenlik mesleğine intisap etti. İlk görev yeri, Seydişehir’in Karacaviran köyü öğretmenliğidir. Seferberlik ilânı üzerine askere alınan Murtaza Efendi, tabur ve alay imamlıklarında bulundu. Askerlik görevini İkinci Kafkas Ordusu’nda tamamlayarak terhis olduktan sonra Konya Merkez Selimiye İlkokuluna tayin edildi. Daha sonra, Musalla Bağları ile Saraçoğlu, Dedemoğlu ve Çeşmelizebir köyleri ilk mekteplerinde görev yaptı. Son görev yeri Kadınhanı merkezindedir. Bilinmeyen bir sebeple 1926 yılında öğretmenlik mesleğinden ayrılan Murtaza Efendi, görev yaptığı bütün yerlerde imam-hatiplik ve vaizlik görevlerini de birlikte yürütmüştür.

Halk tarafından velî olarak kabul edilip tayy-i mekân kudretine malik olduğuna inanılan Murtaza Efendi, sünnete uymak için saçlarını uzatır; bazen bunları örerek iki tarafına sarkıtırdı. Bu yüzden halk arasında, “Saçlı Hoca” diye anılmıştır. Nezih, hoşsohbet, Allah dostu bir insan olarak tanındı.

Konya’dan Ayrılışı ve Vefatı

Onun Konya’dan hangi tarihte ve hangi sebepten dolayı ayrıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Kızı Fatma Zehra Hanım’ın anlattığına göre, babası Konya’yı terk ettiğinde, kendisi sekiz yaşlarındadır. Fatma Hanım’ın 1928’de doğduğu dikkate alındığında, 1935-36 yıllarında, dönemin baskılarına daha fazla dayanamayan Murtaza Efendi, bir yolunu bulup, kızı Fatma Zehra Hanım’ı bir yakın akrabasına emanet edip, ilk hanımından olan oğlu Cevdet’i de kendi evinde bırakarak ülkeyi terk etmiştir.

Onun Mekke’den gönderdiği son iki mektubundan ilki, 9 Rebiyülevvel 1361, son mektubu ise 13 Rebiyülevvel 1361 tarihini taşımaktadır. Bu tarih, onun vefat ettiği 1942 yılıdır. O, birinci mektubun bir paragrafında: “Bu sene memlekete dönmek için birkaç defa niyet etmiş isem de ihtiyaç ve zaruret sebebiyle tehir ettim. İnşaallah ba’del Hac (Hac’dan sonra) derhal azimet itmek emelindeyim.” diye niyetini belirtmişse de son mektubunda imzasının üzerine yazdığı “Zavallı Saçlı” ifadesi onun naçarlığını ortaya koymaktadır.

Murtaza Efendi, genç denebilecek bir yaşta, vatan ve çocuk hasreti içerisinde 5 Aralık 1942 tarihinde -hac esnasında- Mekke’de vefat etti.

 

Hafız Murtaza Efendi’den Bir Hatıra:

 

BİR HAFIZLIK DENEMESİ

Hacı Haydar Efendi (ö. 1949), zamanının tanınmış kurralarındandır. Elli dört yıl Kapı Camii’nde imamlık yapmış ve bu süre içerisinde bütün ramazan teravihlerini hatimle kıldırmıştır.

Murtaza Efendi, bir ramazan ayının sonuna doğru, Kapı Camii’nde bir teravihsonrası Hacı Haydar Efendi’ye:

“Hocam, bir gece de teravih namazını sadece ikimiz hatimle kılalım. Bir gece siz, bir gece de ben kıldırayım; bakalım hangimiz hatmi daha önce bitirecek.” teklifinde bulunur.

Teravihin Taş Cami’de kılınması kararlaştırılır. İlk gün namazı Murtaza Efendi kıldırır. Hacı Haydar Efendi fâtih olur. Murtaza Efendi sahur vaktine dek ancak Tebareke Suresi’ne kadar okuyup hatmi tamamlayamaz. Hacı Haydar Efendi kalkıp sabah namazına gider. Ertesi gün de Hacı Haydar Efendi imam, Murtaza Efendi fâtih olur. O gün Hacı Haydar Efendi, sahur vaktine kadar Kur’an’ı rahatlıkla hatmedip, bitirir.

Murtaza Efendi, Hacı Haydar Efendi’ye: “Ben kendimi kıvrak okur zannederdim! Ama sen, benden daha kıvrak okuyorsun. Hakkını helâl et, ver elini öpeyim.” der. Hacı Haydar Efendi elini vermez, iki dost kucaklaşıp ayrılırlar.

Hafız Murtaza Efendi (Saçlı Hoca)

MEHMET ALİ UZ

BİBLİYOGRAFYA

  • Arabacı, 1998, 153; Uz, 2005; Uz, 2004b 282-285; İnce Minareli Medrese Müderrisliği’ne tayin beratı ve Fethiye Camii Hatipliği ile ilgili belge.
  • M. Ali UZ, Hafız Murtaza Efendi, Saçlı Hoca-Saçlı Mirza, Konya 2005, s. 100.