AKÇE GİZLENMEZ MESCİDİ

(HACI FERRUH MESCİDİ TAŞ MESCİT) Türkiye Selçuklu Dönemi eseri.

Hacı Ferruh Mescidi ve Taş Cami isimleri ile de tanınan yapı Konya’da Aksinne Mahallesi, Taş Cami Caddesi’nde, Sahip Ata Külliyesi yakınında inşa edilmiştir. Yapının giriş cephesinde, taçkapı çerçevesinin üst kısmında, yatay yerleştirilmiş dikdörtgen bir kitabe levhası yer alır. Selçuklu sülüsü ile yazılmış, beş satırlık kitabede 612 (1215-16) yılında, I. İzzeddin Keykavus devrinde, Hacı Ferruh bin Abdullah tarafından yaptırıldığı yazılıdır (Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 363; Bakırer, 1969, 172). Mescidin kapalı giriş kısmından harime açılan ikinci taçkapısı üzerinde ikinci bir kitabe bulunmaktadır. Yine Selçuklu sülüsü ile yazılan bu kitabede de yapının mimarının Ramazan bin Güneş olduğu belirtilmektedir. Bu ikinci kitabede tarih yoktur ve mimarın nereden geldiğini belirten kısım silinmiştir, ancak İ. Hakkı Konyalı* mimarın Kayseri’den gelmiş olabileceğini belirtir (Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 363; Bakırer, 1969, 172; ancak buna bir kanıt göstermemiştir).

Akçe Gizlenmez Mescidi doğu-batı yönünde uzanan dikdörtgen bir kütleye sahiptir. Plan, 6,85x6,85 m boyutlarında, kare planlı, mescit kısmı ile bunun doğu duvarına eklenen 6,85x3,57 m boyutlarında, kapalı son cemaat olarak da tanımlanabilecek, giriş bölümünden oluşmaktadır. Bu küçük ölçekli yapıda iki tane taçkapı bulunması, dikdörtgen planlı kapalı giriş kısmının mescidin doğuya yönelen yan duvarına sonradan eklendiğini düşündürebilir. Ancak beden duvarlarının dış yüzlerinde kesme taş sıraları aksamadan devam etmektedir. Taş örgüsünde içerdeki bölünmeyi dışarı aksettirecek bir ek yoktur ve bu da yapının başından, mescit ve kapalı giriş olarak, iki bölümlü planlandığını göstermektedir. (Bakırer, 1969, 172; not 9). Yine kare planlı mescit ve önüne kapalı son cemaat bölümünün eklendiği Başarabey ve Karatay mescitlerinde de iç mekân aynı şekilde iki bölümlüdür, kare planlı mescit önüne dikdörtgen giriş eklenir. Bir diğer örnek olan Tahir ile Zühre Mescidi’nde ise kapalı girişin bir kısmı da Türbe için ayrılmıştır. Ancak bu örneklerde mescit girişi buradaki gibi bir taçkapı değil basit bir açıklıktır.)

Mescit kısmında, kare planlı alt yapının üst köşelerinde yer alan dört iri tromp ile bunların üzerinde her trompta farklılık gösteren, küçük sağır nişler ve mukarnas hücreleri ile daire planlı kubbe kasnağına geçilir. Bu geçiş ögeleri ve kasnağı çerçeveleyen ince silme, özgün üst örtünün kubbe olduğuna işaret etmektedir, ancak kubbe yıkılmış ve yerine düz ahşap örtü yapılmıştır. Kapalı giriş, kesme taştan inşa edilmiş beşik tonozla örtülüdür. Burada kullanılan taş malzemenin yapının diğer kısımları ile uyumlu olmaması tonozun sonradan yapıldığını düşündürür.

Büyük ihtimalle parsel durumuna bağlı olarak mescidin doğu duvarı ana yola bakmaktadır. Giderek her iki girişte doğu duvarında, doğal olarak da mihrap ise girişin karşısında değil solundadır. Mescidin minaresi yoktur, açık veya kapalı son cemaat veya giriş bölümleri olan Hoca Hasan, Sırçalı ve Zemburi mescitlerinde minare bulunması sebebiyle, burada da son cemaatin güneydoğu köşesinde, duvar kalınlığı içerisinde yer alan birkaç basamak merdivenin özgününde minareye çıkan merdiven olduğu söylenmiştir ancak yeterli kanıt bulunmamaktadır (Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 361-365).

Akçe Gizlenmez veya Taş Mescit, diğer Konya mescitleri arasında tamamen kesme taştan inşa edilmiş tek örnektir. Konya ve çevresinde en çok kullanılan taş cinsleri olan Gödene ve Gici Muhsine (Kiçimusla, Keçimusla, Küçükmuhsine) taşından iri kesme taş bloklar, beden duvar larının dış ve iç yüzlerinde, ince ve düzenli derzlerle sıralanmıştır. Taş sıraları, taçkapıların ve mihrabın yüzeylerinde de aksamadan devam eder, ancak bunların yüzeyleri oyma taş işçiliği ile kaplanmıştır. Her iki taç kapının dikdörtgen çerçeveleri üç kenarlarını dolaşan değişik silmeli bantlarla sınırlandırılmıştır. Dıştaki taçkapıda, iç bükey kavisli geniş silmenin yüzeyinde, altıgen birimlerden oluşan iki farklı geometrik geçme düzenlemesi kullanılmıştır. Bunlar her kesme taş biriminde atlamalı tekrarlanarak düşey yönde yükselen geometrik geçmeyi oluştururlar. İçteki taçkapıda, silmeli bantları izleyen geniş bordürde yine altıgen birimlerden oluşan geometrik geçme yer almaktadır. Altıgen birimlerle şekillenen geometrik örgü düzenlemesinin üçüncü çeşitlemesi de mihrap yüzeyinde yer almaktadır. Buradaki diğerlerine oranla daha simetrik bir örnektir ve Kayseri Çifte Medrese (1205), Niğde Alâeddin Camii (1223) gibi on üçüncü yüzyılın ilk yarısına tarihlenen yapıların taçkapılarında görülen geometrik geçme düzenlemelerine benzerlik göstermektedir.

Bu yapının plan tipi on üçüncü yüzyılda inşa edilen diğer Konya mescitlerine benzer özellikler taşır, ancak malzeme ve bezeme özellikleri ile bunlardan ayrılmakta, on üçüncü yüzyılda Konya ve diğer Selçuklu kentlerinde inşa edilen büyük ölçekli yapılara yaklaşmaktadır.

Akçe Gizlenmez Mescidi (Muzaffer Yılmaz)
Hacı Ferruh Mescidi planı

ÖMÜR BAKIRER

BİBLİYOGRAFYA

  • Bakırer, 1969, 171-184; Dilaver, 1971, 17-28; Katoğlu, 1967, 88; Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 362-367; Önder, 1956, 47; Önder, 1971, 97; Soyman-Toygar, 1944, 47; Tuncoku, 1992; Yurdakul, 1965.