ŞEYH ŞÜCAEDDİN TÜRBESİ

Karamanoğulları Dönemi eseri.

Musalla Mezarlığı’nın kuzeyinde, namazgâhın ise güneyinde yer alan kare planlı, kübik gövdeli, sekizgen kasnaklı türbenin üzeri dilimli bir kubbe ile örtülmüştür. Beden duvarları düzgün kesme taş, kapı ve pencere çerçeveleri mermer, on altı dilimli kubbesi ise tuğla ile inşa edilmiştir. Türbenin yapım tarihini, yapan ve yaptıranını belirten herhangi bir kitabesi yoktur.

Türbenin doğu cephesinin ortasında giriş kapısı yer alır. Basık kemerli kapı açıklığının çerçeveleri mermerden yapılmıştır. Düz ve iç içe iki içbükey silme ile hareketlendirilmiş çerçeve üç yönden kapı cephesini dolanır. Kapı boşluğu basık kemerli olup, kemer taşları zıvanalarla birbirine geçirilerek örülmüştür. Kemer köşeliği ve üstündeki yatık dikdörtgen mermer panonun üzerinde yazı ve bezeme olmaksızın, yalın tutulmuştur. Kapı cephesindeki oyuklardan özgününde eliböğründelerle taşınan, tek yöne eğimli ahşap bir sundurma ile girişin muhafaza edildiği anlaşılmaktadır. Kuzey ve batı cephelerine sivri kemerli açıklık içerisine dikdörtgen formlu, mermer pencereler açılmıştır. Pencerelere demir lokmalı şebeke yerleştirilmiştir. Güneydeki izlerden bu cephede de aynı form ve büyüklükte üçüncü bir pencerenin olduğu, bunun daha sonra aynı renk ve dokudaki kesme taşlarla örülerek kapatıldığı anlaşılmaktadır. Beden duvarları ve sekizgen kasnak profilli bir saçaklarla sonlanır. Kübik gövdeden kasnağa dört köşede prizmatik üçgenlerle geçilmektedir. Dıştan on altı dilimli kubbe, içten düzdür.

Doğu cepheden çift kanatlı ahşap kapı ile türbeye girilmektedir. Türbenin ortasında dikdörtgen kesme taşların üzerine konulmuş, kademeli yekpare mermerden yapılmış sanduka yer alır. Üzerinde kenarları kemerli dört kitabe paftası açılmış, içlerine her birine bir mısra gelecek şekilde Selçuklu sülüsü ile Farsça dört mısra yazılmıştır. Mısraların Türkçe tercümesi şöyledir: “Şücaeddin Hakk’a ulaştı. Cennet onun yeri yurdu olsun. Ruhunun göçüşüne tarih: cennet ona güzel bir yurttur.”

Ebcet hesabına göre son mısradan elde edilen 749 (1349) tarihinin, Şeyh Şücaeddin’in vefat yılı olduğu anlaşılmaktadır. İ. Hakkı Konyalı’nın verdiği bilgilere göre Şeyh Şücaeddin, II. İzzeddin Keykavus’un kızı Hond Fatma Hatun’un azatlı kölelerinden Uğurlu ibn-i Abdullah’tır.

Ebcet hesabına göre Şeyh Şücaeddin’in vefat yılı olan 749/1349 tarihinin, muhtemelen türbenin de inşa tarihi olduğu söylenebilir. Son yıllarda yeniden restore edilen türbe, oldukça sağlam durumdadır.

Şeyh Şücaeddin Türbesi

ZEKERİYA ŞİMŞİR

BİBLİYOGRAFYA

  • Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 757-759; Karpuz, Envanter, 2009, I/461-463; Önder, 1971, 239-240; Dülgerler, 2006, 143-144; Soyman-Tongur, 1944, 161-162; Arık, 1969, 80; Diez-Aslanapa-Koman, 1950, 136.