TATKÖY MERKEZ CAMİİ

Geç Dönem Osmanlı eseri.

Selçuklu ilçesine bağlı Tatköy Mahallesi’nde, 182. ada ve 3. parselde bulunan cami, batı cephesinde bulunan kitabesine göre H 1284/M 1867-68 yılında yapılmıştır. Eğimli bir arazide moloz taş malzemeden inşa edilen yapı, kuzeyden tek katlı, güneyden iki katlı görünümdedir. Dıştan 16,99x15,25 m ölçülerinde kareye yakın dikdörtgen planlı camiye kuzeydoğu köşede bulunan iki kanatlı ahşap bir kapı ile girilmektedir. İçten ise 14,46x13,37 m ölçülerindedir. Harim mekânı mihraba dik olarak uzanan her sırada üçer ahşap ayak dizisiyle dört sahına ayrılmıştır. Silindirik gövdeli ayaklar yeşil renge boyanmış olup, alt bölümleri yaklaşık 0,60 m’lik lambirle kaplanmıştır. Harimin üzeri kuzey-güney doğrultusunda kıble duvarına dik istikamette uzanan üç ana kirişe taşıtılmıştır. Bunun üzerine de doğu-batı doğrultusunda tali kirişler yerleştirilmiştir. Caminin üst örtüsü içten ahşap kaplamalı düz tavan, dıştan ise çinko kaplı dört yöne eğimli kırma çatı ile örtülüdür. Günümüzde kontraplakla kaplanan tavan, yeşil yağlı oya ile boyanmıştır. Harim mekânı doğu ve güneyde altlı üstlü dörder, batıda ise dört üst pencere açıklığı ile aydınlatılmıştır. Dikdörtgen formlu, ahşap doğramalı pencerelerden alt sırada olanlar büyük üsttekiler ise küçük ölçeklidir. Kuzey cephe ise sağır tutulmuştur.

Kuzeyde bulunan kadınlar mahfiline kuzeybatı köşede bulunan ahşap bir merdivenle çıkılmaktadır. Mahfil, güneyde üç, kuzeyde iki adet olmak üzere beş ahşap ayak tarafından taşınmaktadır. Mahfil korkulukları sade tutulmuştur. Mahfilin alt katı harim mekânından camekanla ayrılmıştır. Mahfil katı, doğuda bir, batıda iki pencere ile aydınlatılmaktadır. Mahfil katının kuzeydoğu köşesinde çatıya çıkışı sağlayan merdiven bulunmaktadır.

Caminin dikkat çekici unsurlarından birisi de ahşaptan yapılmış mihraptır. Doğuya doğru kaydırılmış mihrap, giriş aksında olmayıp ikinci sahın üzerinde yer almaktadır. Kıble duvarına niş şeklinde oyulmuş yarım daire planlı ahşap mihrap dikdörtgen formlu olup, yarım küre biçimli kavsara ile örtülmüştür. 2,38 m genişliğinde, 0,50 m derinliğindedir. Mihrap içeri doğru kademeli üç farklı bitkisel motiflerden oluşan bordür ters “U” şeklinde çerçeveler. En dışta yer alan birinci bordür stilize edilmiş lale motifi ile tezyin edilmiş ve iki motif arasına ortada iki daire ile birbirine bağlanmıştır. İkinci bordür kıvrım dallardan; üçüncü bordür ise stilize yaprakların ortasında açmamış tomurcuklara sahip çiçek motiflerinden oluşan bir bordürle tezyin edilmiştir. Bordürlerin arası profilli silmelerle hareketlendirilmiştir. Mihrap nişinin kemeri ajur tekniğinde yapılmış olup, volütlerle tezyin edilmiş, orta bölümünde ise aşağıya doğru sarkan bir palmet motifi ile sonlandırılmıştır. Kemer köşeliği vazodan çıkan kıvrım dallarla bezenmiştir. Kavsaranın üstünde dikdörtgen bir pano içerisine sülüs hatla Âl-i İmran Suresi’nin 37. ayetinin -mealen-: “Zekeriyya Meryem’in bulunduğu mihraba her girdiğinde…” kısmı yazılıdır. Zemin siyah harfler ise sarı renge boyanmıştır. Ayetin iki tarafı ise birbirine bakan karşılıklı birer adet palmet motifi ile sınırlandırılmıştır.

Mihrabın tepeliği 1/2 simetrik düzenlemeye sahip eğri kesim tekniğinde işlenmiş kıvrım dallı yapraklar ve çiçeklerle bezenmiştir. Tepeliğin merkezine ayetler yazılı kare bir pano yerleştirilmiştir. Panonun zemini kırmızı, harfler ise beyaza boyalıdır. Tepeliğin dış hattı testere dişi ile çerçevelenmiş olup iki köşede ise birer adet volütle nihayetlenmektedir. Eğri kesim tekniğinde yapılan bu parçalar mihrap yüzeyine ince çivilerle tutturulmuştur. Mihrap yeşil renge, mihrap nişi ise beyaz renge boyanmıştır.

Güneybatı köşede yer alan minber ahşaptan yapılmıştır. Kapısı, pervazları, siperleri, köşk bölümü ve bunun üzerini örten küçük kubbesi son derece güzel bir ahşap işçilik gösterir. Minbere çıkışı sağlayan kapı açıklığı yarım daire kemerlidir. Kemer köşeliklerindeki üçgen alanlar kıvrım dal ve yapraklardan oluşan bitkisel bir kompozisyon ile süslenmiştir. Kapının üzerinde dikdörtgen bir pano içerisinde siyah zemin üzerine beyaz boya ile Kelime-i Tevhid yazılıdır. Kapının tepeliği 1/2 simetrik düzenlemeye sahip eğri kesim tekniğinde işlenmiş vazodan çıkan dal ve yapraklar bütün yüzeyi kaplamaktadır. Tepeliğin dış hattı testere dişi ile çerçevelenmiş olup, iki köşede ise birer adet volütle sonlandırılmıştır. Köşk bölümü sarı renge boyalı küçük bir kubbe ile örtülüdür. Minberin korkuluk ve aynalık bölümü boş bırakılmayacak şekilde eğri kesim tekniğinde bitkisel motiflerle tezyin edilmiştir. Kaide kısmı yarım daire formlu üç kemer ile dikey olarak yerleştirilmiş beş dikdörtgen panonun yan yana dizilmesiyle oluşturulmuştur. Aynalık bölümü bitkisel karakterli dal ve yapraklarla süslenmiş iç içe geçmiş üç dik üçgenden meydana gelmektedir. Korkuluğu ise aynı karakterli süsleme kompozisyonuna sahiptir. Günümüzde yeşil renge boyanmıştır.

Vaaz kürsüsü doğu duvarındaki iki pencere arasına yerleştirilmiştir. Üç yüzeyi eğri kesim tekniğinde işlenmiş yaprak ve dallardan oluşan bitkisel motiflerle süslenmiştir. Kürsü üzerinde görülen süslemelerin motif, kompozisyon ve teknik olarak mihrap ve minber ile benzerlik göstermektedir.

Caminin beton malzemeden yapılmış minaresi tek şerefeli minaresi kuzeydoğu köşede olup 1994 yılında yapılmıştır. Etrafı üç yönden dört kollu yıldız motifleri ile süslenmiş yuvarlak kemerli bir kapıdan minareye çıkılmaktadır.

Eğimli bir arazi üzerine inşa edilen yapının alt bölümü bodrum olarak kullanılmaktadır. Bodrum kata biri doğudan diğeri ise güneyden açılan birer kapı açıklığı ile girilmektedir. Bodrum kat “L” planlı olup artarda sıralanmış iki ayrı mekândan meydana gelmektedir. İki bölüm ortadan bir duvarla ayrılmıştır. Doğuda bulunan ve günümüzde kazan dairesi olarak kullanılan bölüm “L” planlı olup girişi doğudadır. Güneyden girilen ikinci mekân ise doğu-batı doğrultusunda dikdörtgen planlıdır. Kuzey ve güney cephelerinde 0,65 m derinliğinde 1,00 m genişliğinde nişler bulunmaktadır.

Caminin mihrap, minber ve vaaz kürsüsünde görülen ahşap işçiliği başta Sille olmak üzere Konya ve çevresinde XVIII-XIX. yüzyıllarda inşa edilmiş yapılarla yakın bir benzerlik içerisindedir. Bundan dolayı caminin gerek malzeme gerek teknik ve süsleme özellikleri açısından aynı ekolden yetişen ustalar tarafından yapıldığı söylenebilir.

Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olan cami, Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 25.05.2012-549 Sayılı Kararı ile tescil edilmiştir.

AHMET YAVUZ YILMAZ

BİBLİYOGRAFYA