AKŞEHİR

Akşehir’de Tasavvufi Hayat

Bayramilik: Kurucusu, Hacı Mahmut oğlu Şeyh Abdullah (ö. 972/1564-1565) Bayramiye şeyhlerinden Bahaeddinzade Efendi’den icazet aldıktan sonra Akşehir’de bina ettiği zaviyede Bayramiliği yaymıştır. İkinci Bayramiye şeyhi Şeyh Mahmut olan Abdi Halife/Şeyh Abdullah’ın yanında mürşitlik mertebesine ulaşmıştır.

Bektaşilik: En güçlü oldukları XVIII. yüzyılda Bektaşiler, Seyit Mahmut Hayrani’nin tekkesini ellerine geçirmişler, Akşehir’de tutunmaya çalışmışlardır. Bu durum Bektaşiliğin 1826’da ilgasına kadar sürmüştür.

Halvetilik: Kurucusu Şeyh Cemaleddin-i Akşehrî olup Halvetiye şeyhi Sünbül Sinan Efendi’nin Akşehir halifesi idi. Akşehir’de ikinci ünlü Halveti şeyhi Tac Ahmed Berdai, Acem’den hicret etmiş, Alâeddin Halveti’den “tekmîl-i tarîkat” ettikten sonra Akşehir’e gelip burada Halvetiye’yi yaymıştır. Üçüncü Halvetiye şeyhi Nasuh Efendi olup Akşehir’de inşa ettirdiği zaviyede uzun yıllar irşat işi ile meşgul olmuştur.

Hayranilik: Seyit Mahmut Hayrani’nin, çağdaşı Mevlâna ve Hacı Bektaş-ı Veli gibi XIII. yüzyıl büyük mutasavvıflarına benzer yol izlediği görülür. Kendisi adına Akşehir dışında tekkeler açılmıştır. Eğer soyundan gelenler onun yolunda yürüyüp felsefesini yaymış olsalardı Hayranilik günümüze kadar gelecekti.

Kadirilik: Akşehir’de yaygın tarikatlardan biri de Kadirilikti. 1103/1691-1692 tarihli bir Hurufat kaydında “Akşehir’de Şeyh Abdülkadir Geylanî evlâdından Kadirîye hulefâsından Şeyh Celâleddin Zaviyesi’nin kâtibi olmayub Seyyid Abdülkadir’e buyruldu” dendiğine bakılırsa, zaviyeyi kuran Şeyh Cemaleddin, Abdülkadir Geylanî’nin evlâdından ve bu tarikatın halifelerindendir.

Mevlevilik: Fatih’in vakıfları tahririnde (881/1476) Vakf-ı zâviye-i Musa ki, Mevlevîhânesiyle meşhurdur, der-nefs-i Akşehir…” denmesine bakılırsa, daha XV. yüzyıl ortalarında Akşehir’de Mevlevilik yaygındı. XVIII. yüzyıl başlarında da bir zaviye ile bunun bitişiğinde Mevlevilerin ekip diktikleri bir bahçe bulunuyordu.

Rifailik: Ahmed Rifaî’nin halifelerinden Tacüddin ibn Seyyid Şemseddin el-Müsta’cel ibn Rifai Irak’tan Akşehir’e gelmiş, Rifailiği yaymıştır. Seyit Mahmut Hayrani’nin torunlarından Seyyid Ali b. Muhammed’in Rifai olduğuna bakılırsa, Seyit Mahmut Hayrani Zaviyesi, Rifailiğin Akşehir’deki merkezi durumunda idi.

YUSUF KÜÇÜKDAĞ

BİBLİYOGRAFYA

  • VAD, Nu. 1069, vr. 44a; Nu. 1141, s. 160; Ataî, Zeyl-i Şekaik, 63, 85; Sahîh Ahmed Dede, Tarihi, 2003, 175, 205, 210, 229, 264, 265, 268; Konyalı, 1945, 364.