AKŞEHİR

Akşehir İplikçi Camii

Hâlen ibadete açık olan cami, çarşı içinde, Kuşçu Mahallesi’ndedir. Vaktiyle etrafı iplikçi dükkânları ile çevrili olduğu için “iplikçi” adı ile anılmaktadır.

Cami, batı girişinin yukarısında yer alan iki satırlık Arapça kitabeye göre; 738/1337 yılında yapılmıştır.

Yapı, kuzey-güney istikametinde dikdörtgen bir alan üzerine oturtulmuştur. Harim, güneyden üç kubbe, diğer kısımlar sonradan yapılan tamirlerle düz hasır betonla örtülmüştür. Batı cephesinde tek şerefeli minaresi bulunan eserin doğu, batı ve kuzey yönlerine açılan üç giriş kapısı bulunmaktadır.

Portalı kuzey cephesinde yer almaktadır. Kemerinin üstündeki bir taşa Selçuklu sülüsü ile iki satırlık tamir kitabesi yerleştirilmiştir. Bu kitabeye göre caminin tamiri 947 (1540-41) yılında Şeyh Bedreddin-zade Abdurrahman oğlu Abdullah tarafından yapılmıştır.

Akşehir Şer’iyye Sicil Defterlerine göre de camiyi tamir ettiren Kanunî’nin anbardarı Abdülkerim Ağa’dır.

Caminin yakınındaki iplikçi dükkanlarında çıkan yangınla, kubbelerin hasar gördüğü ve bunların, 1312 (1894-95) yılında Müftü Salim Efendi’nin yardımlarıyla tamir ettirildiği kaynaklarda belirtilmektedir. Bu yangında caminin en fazla hasar gören güney kanadındaki, Osmanlının son dönemi onarımlarındaki özellikler bu düşünceyi kuvvetlendirmektedir.

Harim, içten, içe 22,50x27,65 m ölçüsünde olup güney duvarına gömülü ayaklar ve mihrap önüne yerleştirilen iki sütuna bağlanan kemerler vasıtası ile mihrap önü üç kare alana bölünmüştür. Köşelerde pandandiflerle desteklenen hacmin üzeri üç kubbe ile örtülmüştür. Bu özelliği ile Selçuklu geleneği Niğde Alâeddin Camii’ni hatırlatmaktadır.

Mihrap, yanlardan ikişer beton sütuncenin desteğinde geniş bir niş şeklinde betonla yenilenmiştir.

Harimde silindirik, kare ve dikdörtgen gövdeli ayaklarla kubbeler ve çatı desteklenmektedir. Yuvarlak ayakların yukarısına, alçı tekniğin de işlenmiş kabartmalı geç dönem kenger yapraklı başlıklar oturtulmuştur.

Mahfil, son tamirlerle yenilenmiştir ve sanat değeri yoktur.

Yapı dış görünüşü, almaşık tuğla örgüsü ve aralarındaki derzler ile Beylikler Devri Bursa yapılarını hatırlatmaktadır