BENGİ ALİ BEY

Karamanoğulları beyi.(1413-14 - 1420-23)

Karaman hükümdarlarından Halil Bey’in torunu, Alâeddin Ali Bey’in oğlu olan Ali Bey, diğer taraftan Osmanlı Sultanı I. Murat’ın torunu, Yıldırım Bayezit’in de yeğeniydi. “Bengi” lakabıyla meşhur oldu. Ağabeyi Mehmet Bey’in tahttan uzaklaştırılmasına ve ölümüne bağlı olarak, kısa sürelerle birkaç defa Karaman hükümdarı oldu.

1396 yılında Sultan Bayezit’in Karamanoğlu Alâeddin Ali Bey’i yenerek Konya’yı alması üzerine Larende de düşmüş; Bayezit, Alâeddin Ali Bey ile şehzadeleri Mehmet ve Ali Bey’i Bursa’ya götürerek hapsetti (bk. Alâeddin Ali Bey*).

Bursa, Timurlular tarafından işgal edilince, Alâeddin Ali Bey’in oğulları Mehmet ve Ali Beyler hapisten çıkarıldı ve Karaman illerinin yanı sıra Osmanlı topraklarından da Beypazarı, Sivrihisar, Kırşehir, Kayseri tarafları da verildi (Uzunçarşılı, Beylikler, 17). Karaman ülkesine Mehmet Bey hâkim olurken, Ali Bey de kardeşine tabi olarak Niğde hâkimi oldu.

Mehmet Bey, Osmanlı şehzadeleri mücadelesine de karışarak, bundan istifadeye çalıştı. Çelebi Mehmet’in müttefiki olan Germiyan hükümdarı Yakup Bey’in arazisine tecavüz ederek, Kütahya ve havalisini işgal eyledikten sonra, Bursa’ya kadar geldi ve şehre girip, şehri tahrip etti (1413). Çelebi Mehmet, Karamanoğullarının üzerine yürüyerek Kütahya’yı kurtardı. Karamanoğulları mağlup olarak dağıtıldılar. Çelebi Mehmet, Timur tarafından Karamanoğullarına verilen Akşehir, Beyşehir, Otluk Hisarı, Seydişehri’ni aldıktan sonra Konya’yı muhasara ettiyse de alamadı ve Karamanoğlu Mehmet Bey ile sulh yaptı (Tarih-i Âl-i Osman, 151). Çelebi Mehmet, Canik tarafında iken Karamanoğlunun tekrar Beyşehri ve Seydişehri’ne taarruz haberini alarak, harekete geçtiyse de yolda hastalandı; fakat Anadolu Beylerbeyi Bayezit Paşa baskın düzenleyerek Karamanoğlu Mehmet Bey’i ve oğlu Mustafa’yı esir etti (Müneccimbaşı, Tarih, 184; Behcetü’t-Tevârih, 60). Neticede Konya, Karamanlılara iade edilerek sulh yapıldı.

Niğde’deki Şah Mescidi’nin 816/1413 tarihli kitabesinde Ali Bey “Sultan” diye anılmaktadır (Halil Edhem, 1911, 759). Anlaşılan ağabeyi Mehmet’in Osmanlılara yenilmesinden yararlanarak, kendisini sultan ilan etmiştir.

İktidarın el değiştirmesi ile ilgili bir diğer husus da Memluklarla ilgilidir. Osmanlı yenilgisinden sonra Karamanoğlu Mehmet Bey, Memluk sultanının himayesine girmişti (Tekindağ, 1993, 324). Fakat Tarsus’un işgali hadisesine karışması, Memluklar ile arasının açılmasına sebep oldu. Memluk Sultanı Melik Müeyyed Şeyh, oğlu İbrahim komutasında, Karaman üzerine kuvvet sevk ederek Niğde, Konya Ereğlisi ve Larende’yi zapt etti. Karaman ülkesinin idaresi de Mehmet Bey’den alınarak, kardeşi Bengi Ali Bey’e bırakıldı (1420). Ali Bey kendisine teslim olmayan Konya’nın dışında bütün Karaman ülkesinin sahibi oldu. Memluk Sultanı Melik Müeyyed’in vefatı ile yerine geçen Seyfeddin Tatar (1421), Karamanoğlu Mehmet Bey’i serbest bırakarak, bir kısım Karaman memleketinin tekrar kendisine verilmesini emretti. Mehmet Bey’ in oğlu İbrahim Bey de Osmanlıların yardımı ile Konya ve Larende’yi ele geçirdi. Bunun neticesi olarak Ali Bey, Niğde’ye çekilmek zorunda kaldı.

Mehmet Bey, başa geçer geçmez yine Osmanlılara cephe aldı ve Hamidoğlu Osman Bey ile ittifak ederek, Antalya’yı muhasara ettiği sırada bir top güllesinin kendisine isabet etmesiyle orada öldü (1423) (Tarih-i Âl-i Osman, 168; Şikari, Karamanoğulları, 1946, 185). Ali Bey ağabeyinin ölüm haberini alınca Konya’ya gelerek, bir kez daha hükümdarlığını ilan etti ve babasının ölümü üzerine Karaman tahtına çıkan oğlu İbrahim Bey ile kardeşlerini sürdü. Bunun üzerine İbrahim Bey, Osmanlı Sultanı II. Murat’a sığındı.

Sultan II. Murat kızlarını Karamanoğlu Mehmet Bey’in üç oğluna verdi (Uzunçarşılı, 1937, 61). Bunlardan İsa ve Ali Bey Osmanlı hizmetine girerek, sancakbeyi oldular. İbrahim Bey ise Osmanlı destekli ordu ile Karaman ülkesine geldi ve amcası Bengi Ali Bey’i eski yurdu Niğde’ye çekilmeye mecbur ederek, Karaman hükümdarı oldu. Şikârî, İbrahim Bey’in amcası Ali Bey’e Akşehir’i verdiğini yazar (Şikari, Karamanoğulları, 1946, 185). Saltanatı bu şekilde sona eren Ali Bey özellikle Niğde çevresinde birçok eser bırakmıştır.

ALAATTİN AKÖZ

BİBLİYOGRAFYA

  • Uzunçarşılı, Beylikler, 17; Tarih-i Âl-i Osman, 151, 168; Müneccimbaşı, Tarih, 184; Behcetü’t-Tevârih, 60; Halil Edhem, 1911, 759; Şikari, Karamanoğulları, 1946, 185; Uzunçarşılı, 1937, 61; Aköz, 2010, I/150.