İstanbul’da doğdu. İlk ve ortaokulu Konya, Kayseri, Adana, Tarsus gibi il ve ilçelerde tamamladı. Bir asker çocuğu olan Fazıl Hüsnü, Kuleli Askeri Lisesi ve Kara Harp Okulunu bitirdikten sonra (1935), on beş sene kadar piyade subayı olarak Anadolu’nun çeşitli illerinde çalıştı. 1950’den itibaren, Basın Yayın Turizm Genel Müdürlüğünde ve Çalışma Bakanlığında görev yaparak 1960’ta emekli oldu.
1959’da İstanbul Aksaray’da Kitap Kitabevi’ni kurdu. Türkçe adında aylık bir dergi çıkardı. 1964’te kırk dört sayı yayımlanan bu dergiyi, 1970’te de kitabevi ve yayınevini kapatan Dağlarca, 14 Ekim 2008 Salı günü Altunizade İstanbul Hastanesi’nde vefat etti. Karacaahmet Mezarlığı’nda metfundur.
Pek çok kaynakta ilk şiirinin “Yavaşlayan Ömür” olduğu ve bu şiirin 1933’te İstanbul dergisinde çıktığı belirtilmekteyse de son günlerinde kendisiyle yapılan bir söyleşiye göre ilk şiirleri 1928 yılında Konya gazetelerinde yayımlandı. İlk kitabı Havaya Çizilen Dünya’da (1935) ölçülü, kafiyeli, âşık tarzı denemeleri de bulunuyordu. İkinci kitabının çıkmasıyla (Çocuk ve Allah, 1940) kişiliği çevresinde en yetkili kalemlerin uyandırdıkları ilgi ve dikkati yıllar yılı eksiltmeden sürdürerek, Cumhuriyet Devrinin en kuvvetli şairlerinden biri oldu.
Çocukluğunun bir bölümü Konya’da geçen Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Göz Masalı (1979) adlı kitabında yer alan “Çocuk Kenti” şiiri, onun Konya’yla ilgili izlenim ve hatıralarını yansıtır:
Küçücüktüm
Konya büyük mü büyük
Okul mokul yoktu daha
Benimdi sokaklar ağaçlar köpekler
Mevlâna’ya komşuydu evimiz
Mevlâna büyük mü büyük
Oralardan geçerken
Gülmezdi gülümsemezdi kimse
Erkekler fesini düzeltirdi biraz
Kadınlar peçesini
Sanki bayramıydı Konya’nın
Yazın da kışın da yemyeşildi çayırları
Alaattin Tepesi büyük mü büyük
Giderdik üç beş yaramaz
Tükrüklerdik altını
Minimini yassı taşların
Yapıştırırdık camisinin duvarlarına:
Düşerse olmayacak istediğimiz
Düşmezse olacak.
Konya’da Araboğlu Makası’nda (bk. Atlı Tramvay*), Gazi Alemşah Mahallesi’nde, Kadı Mürsel Camii’nin* kıble yönündeki elektrik trafosunun bulunduğu arsa, Fazıl Hüsnü’nün çocukluğunun geçtiği evin yeridir. O hatıraya binaen trafonun üstüne Dağlarca’nın: “Işırken siz/ Makineyle çalışırken siz/ Uyanık kalır/ Aydınlığım” mısralarının hakkedildiği küçük bir pirinç plaket asılmıştır.
Dağlarca, 2008 yılında, ölmeden bir müddet önce, kendisiyle yapılan bir söyleşide, kitaplarının sayısını 238 olarak belirtmiştir. Daha (1943), Çocuk Destanı (1945), Taş Devri (1945), Üç Şehitler Destanı (1949), Toprak Ana (1950), Aç Yazı (1951), İstanbul Fetih Destanı (1953), Özgürlük Alanı (1960), Çanakkale Destanı (1965), Malazgirt Ululaması (1971), Hollandalı Dörtlükler (1977), Çıplak (1981), Uzaklara Giyinmek (1990), Dildeki Bilgisayar (1992), Dün Geceki/En Sevmek (2000) onun şiir kitaplarından bazılarıdır.